iş arkadaşım

yaklaşık 2 yıl önceki hikayemi anlatmak istedim. siteye armağanım olsun. umarım ihtiyacı eksik kalmış kadınlar benimde eksik ihtiyaçlarımı okurda anlar beni. çokda heyecanlı olmasını isteyerek yazmıyorum. aslında bu kendimi kısaca anlatma bakımından önemli benim için. aynı mağazada çalıştığım bir jadınlaaa aramdaki kısa ilişki bu. adı gül. gül kocası psikolojik sorunları olan bir memurla evliydi. aslında maddi durumu iyi olması gereken ama kocasının bitmez sorunlarından dolayı hep maddi sorunlar içerisinde kalmış oldukça güzel bir kadındı vede kişiliğiyle güzelliğiyle her erkeğin hayalini süsleyecek bir kadındı. ben gülün gülümün çalıştığı mağazaya müdür olarak işe başladıktan ancak altı ay sonra onlan samimi olabildim. dertlerini anlayabildim. kocasının haplarla,alkolle sorunu onu gerçekten bitirmişti. 1 kez boşanmanın eşiğinden dönmüştü ama sorunlar hep vardı evinde ondan  dolayıda çocuk yapmıyordu sonradan kocasının cinsel sorunlarından dolayı bunun olduğunu anlamamda gecikmedi zaten. tabii bunları anlayana kadar gül ile zaten iyice yakınlaşmış sırdaş olmuştuk. doğrusunu söylemek gerekirse ilk zamandaki cinsel ihtiyacımı gül üzerinden giderme amacımı da unutmuştum onu seviyordum. bunu hiç anlatamadım ona,bu gün hala pişmanlıkla yaşamada bundan dolayıdır. neyse biz o kadar samimiydikki artık yanımda rahat ve özgüedü gül istediği gibi argo konuşuyordu(hatta ben bi kaç sefer uyarmıştım ama) ama rahatlığı hoşuma gidiyordu abazalığımdan dolayı. bir akşam üzeri görevli arkadaşlar erken çıktı ve biz mağazada yanlızdık herzamanki gibi sohbete dakdık onunla. onunla sohbet etmek,ona bakmak nasıl zevkliydi benim için anlatamam. ki zaten onu seviyordum. bir ara ondan çay getirmesini istedim bende lavaboya çıktım. beni alt katta göremeyince dışarda olduğumu zannedip kendisi lavaboya çıkmış ben içerde işimi görürken içeri girdi aniden. tabi ben yarı sivil halde. kadınların görmek istediği kadar çıplaktım. içeri girip çıkması uzun sürmedi ama kısada sürmedi. alt kata indiğimde gülümün suratında yarı utangaç ama birazda belirsiz bir ifade vardı. havayı dağıtmak için espiri yapayım dedim ama aldığım karşılık bana herşeyi anlattı. ben _ gül beni çok aramadın imnşallah dedim o da _ aradaım ama yeterince gördüm dedi. aynı şeye güldük tabii. ama tenk vermedim. mağazamız giyim mağazası bu arada. sonra içimden herşeyi anlamak isteği geçti ve direk sordum. biraz önce yaptığın espirinin manası neydi dedim. utangaçtı gülüm ama belliki o da gemileri yakmıştı. ne olacak dedi seninki hazırolda duruyordu dedi. hep öyle değildir dedim. ne zaman peki diye sorunca ben tabi aynı yoldan yürümeye karar verdim. yaklaşık iki yıldır seni görünce dedim. _ aman sende şakadan anlamıyon deyip suçu kendi üzerinden atmaya çalıştı benden hiç ses çıkmadı sadece ona arzulu gözlerle baktım. artı aramızda duvarlar kalmadı. ayıp dedi benlen ilgili böyle düşüncelerin dedi bende biliyorsunki sana saygımda sevgimde var. seni beğendiğimide biliyorsun. neden saklayayım seni hep sevdim dedim. şakayla karışık ötelemek istedi ama kararlıydım artık. gülümü gerçekten sevecektim. mağazanın kapanma saatini bekliyordum ve o an geldi. onu üst kata mutfağa  gönderdim. sen yukarı çık mutfağı topla dedim. yukarı çıktı bir dakika sonra ya çay kalmışmı diye zarf attım ona. normalde uzaktan var ya da yok diyen gül üst kattan mutfaktan çıkarak bana bakarak ver dedi. birer çay içelimmi diyince o herzamani güzelliğiyle ama bu sefer farklı bir bakışıyla olur dedi. ben aşağıda kapıyı kitleyip yuarı çıktım amacım konuyu hemen açmaktı. zarfı attım. ya bak ben niye seni aradığımda görmek istediğim gibi görmüyorum dedim. ee bak sen beni bi sefer aradın herşeyi anladın dedim. ee onuda sen bul dedi. peki dedim gördüğün şey hoşun gittimi dedim aldığım cevap birkez daha onun amacını gözler önüne serdi sana yakışacak kadar büyük dedi. demek bana güzel şeyler yakıştırıyorsun teşekkürler deyince tekrar gülüştük. o zaman hoşuna gitti dedim. sesi çıkmadı. galiba kendini toparlıyordu o da kararını vermişti. şakayla karışık motoruda iyiyse ilerde kadınını duman edersin dedi. arkasından yaklaşıp sarıldım  artık film koptu derler ya o pozisyon işte. istemem yan cebime koy. vücudunu kavredım  yanağına güzel bir kaç öpücük,sesi çıkmıyordu devam et dercesine. kulağına fısıldadı. _ artık bırak kendini lütfen seni istyorum. o güzel yanağını,boynunu arkadan sarılmış bir şekilde öpmek delirtiyordu beni. ellerimin vücudunda gezinmesi,göğüslerini okşamam artık ertık ikimizde sınırların dışına itmişti kendimize ait bir yerde özgürdük. gülümün kokusu beni baştan çıkarıyordu. yüzünü çevirp dudaklarına yumulmak ve okşamak bana her saniyesini yazarken bile yaşatıyor. bir ara ellerim tişörtünü çıkarmaya gidince yapma ya demesi bile beni dahad hızladırdı. ve tişörtünü ardından sütyenini ve o muhteşem manzara. bembeyaz vücudu,uzun dalgalı sarıya boyanmış sarı saçlar ve hafifi esmer yüzü ve o yüzün ortasında duran muhteşem dudaklar. ben artık gülümün muhteşem tenini vücudumdada istiyordu,soyundaum hızlıca sadece üzeride çadır halini almış kilodum kalmıştı. göğüslerini mi yalayayım dudaklarınımı öpeyim neye karar verdim bilmiyorum ama herşeyine saldırıyordum artık,yarrağım zatemn kazık gibi olmuştu. pantolonunu ve külodunu aynı anda çıkardım artık herşey bana aitti. masaya yatırım boylu boyunca uzattım onu dudaklarına yumulup göğüslerini yalıyor,okşuyor onun inlemelerini dinliyordum. amcığına sıra gelmişti artık.  karşıma alıp o tatlı güzel amcığa baktığımda aklım kalmamıştı artık. ince,temiz,traşlanmış bir çizgi ve bem beyz bir ten. parmaklarımla o çizgiyi yardığımda dünyanın en güzel pebe tonu şeker misali yalanmayı bekliyordu. ve o güzel şeyi dakikalarca yalarken duyduğum sesler bana en güzel melodilerden öteydi. artık gülüm hazır hazırdı. onu kaldırıp dudaklarından son birkaç öpücük aldım ve hazırmısın dedim. neye deyince. cevabı yapıştırdım neye kızım ben seni bu kadar sevmişken neye olcak sikmeye tabii dedim. hemen dudaklarıma sarıldı cevap vermemek için ama cevabı verdi başka bir şekil. eli yarağımdaydı. ona sana yalatmadım ama ikinci postada yeterince yalatıcam merak etme dedim ve cevabını bekledim. cevabı yine geçiştirdi tabi. ama ben onu iyice açacaktım. hazır elindeyeken sen şunu içine sok dedim. hiç itiraz etmeden önüne dayadı başını arkaya doğru çekti o uzun muhteşem saçları arkaya döküldü sonra kafasını amcığına dayadı ve içeri aldı. yavaş yavaş yarağımı sokup çıkarıyordum. uzun zamandır tadını almadığı şeyi içine alırken yine başı arkada ama bu sefer daha çok kendin geçmiş inim inim iniyordu. 2-3 dakika gidip gelmelerim onu kıvamına getirmişti. saçlarından tutup kendime çektim ve yarağım içindeyeken dahada hızlanarak onu izledim. dudaklarından öpüp kulaklarına fısıldadım. daha çok sürecek,benimsin dedim. hoşuna gitmişti kulaklarına fısıldadım. lavaboda gördüğün gibimi iyimi sevdinmi diye sordum hep inliyordu hep inliyordu sadece tadını çıkarmak istiyordu ama uzun sürecekti akşam geceye ulaşacaktı. artık domaltma vakti gelmişti o tatlı armut şekli vücudu 15 dakika kadar siktikten sonra önüme domalttım. domaltırkende yine konuşarak tabii, hadi gül domalda birada arkadan sikeyim dedim. artık k önümdeydi. o iri kalçalarının arasından amcığını domalttıktan sonra biraz yalayıp kayganlaştırdım. sonra o daracık çok çok az kullanılmış amcığına geçirdim. zaten kıvamına getirdiğim gül artık bitmişti bana teslim olmuş hareketlerimi,okşaalarımı bekliyordu. domaltıp sikmem de bir 20 dakika olmuştu. artık vücudu inanılmaz şekilde terliydi,terini vücudunun her yerinde görüyoryarağıma kadar sulanmasını hissediyordum. aniden titremeleri hızlandı,derin derin nefes almalar sesini dahada yükseltiyordu. bacaklarımdan şıpır şıpır terdamlıyordu,sadece birbirimize uyum sağlamak amacıyla hareket ediyorduk. artık bende hem sikip hem gevezelik edip konuşamıyordum. saece gidip gelip alimde kayganlaşan o teni daha fazla okşamak istiyordum. ve gülüm daha fazla dyanamadı ve titreye titreye boşalmaya başladı. boşalırken amcığındaki yarağımı daha çok kavramak istercesine bacaklarını birleştirmeye çalışıyor ama titremeden zaten hafiflemiş vücudu onu engelliyordu. boşalırken göğüsuçları ellerimde iyice sertleşmişti. yerlere doğru terimizle jkarışık gülün o muhteşem suyu etrafa yayılmıştı. artık sıra bendeydi. yarağımı çıkardım derin derin drin nefes alıyor vücudu şişip boşaloyordu aldığı nefesten. biraz nefes almasını bekledikten sonra artık sıra bende sende beni doyur sen doydun dedim. kim demiş doyduğumu diyince iyice delirdim yarağı bu sefer ben sokayım zaten geceye varıcaz dedim ve kökledim. kalçalarını yan tarafundan tutup iyice vuruyordum. her gidip gelişim kalçalarında tokat gibi patlıyordu artık. doymamışlık onu hemen kıvamına getiriyordu. ve ilkinden çok daha kısa bir sürede gülümü tekrar fışkırttım. artık ikimizde birbirimizin olmuştuk. dudaklara karşılıkluı öpücükler konduruyordujk birbirimize. mutluyduk ve gecenin devamı vardı. gecenin devamını artık bu bölümü beğendiyseniz anlatmaya çalışırım zaten benim için anlatmak da yorucu oldu. o anları yazıp anlatmak inanın zormuş. bakalım beğendinizmi arkadaşlar. beğendiyseniz veya eleştiriniz olursa yazmanızı isterim.