4 Aralık 2013 Çarşamba

Ben, Karım ve Diğerleri! (4. Bölüm)

Ben, Karım ve Diğerleri! (4. Bölüm) (Ferit 50 Y., Mersin / Türkiye) 

Tatilimizin beş günü geçmiş, kayınpederlerin evine dönmüştük. Kayınvalidem ve kayınpeder, biz beş gün Serpil'de kalınca, bunlar herhalde yalnız kalmak istiyor deyip, o günün akşamı bir bahane uydurarak yazlıklarına gitmişlerdi. Karımın anlattığına göre, çocukken bakıcısı olan Mualla teyze isminde bir kadın vardı ve annesiz babasız büyüttüğü torunu Asiye'yi zengin bir adamla evlendirecekti. Karım ve ailesinin de çok emeği olduğu için, kayınpederim hertürlü masraflarını karşılayıp düğününü yaptırmak için karıma talimat vermişti. Onlar da karımın gelmesini bekleyip, düğün gününü ona göre ayarlamışlardı. Bir gün sonra kına ve ertesi gün düğün olacak ve biz de ondan sonra evimize dönecektik. 

O gün Mualla teyze ve torunu Asiye eve gelmişler ve kadının karıma olan sevgisini görmüştüm. Mualla teyze adeta karımı yalıyor ve müthiş bir sevgisinin olduğunu gösteriyordu. Beni de çok sevmiş ve beğenmiş, açık açık, "Bu deli kızın sünepe bir herifle evlenerek, herifin onu üzeceğinden korkuyordum!" demişti. Ama herhalde sınavı geçmiştim ki, bana çok sıcak davranıp kaş göz hareketleriyle karıma işaretler göndermişti. Mualla teyze kısaca hayat hikayesini anlatmış, bundan sonraki hayatını torunu Asiye'nin hayatını kurtarmaya adadığını söylemişti. 

Asiye çok fırlama bir kızdı, arkasında Mualla teyzenin olmasıyla, bütün hayatı gezip tozmakla geçmiş, bir iki kaçamak yapınca da, Mualla teyzenin gazabına uğrayarak, bu kızın hemen evlendirilmesi gerekiyor kararına maruz kalmıştı. Asiye 19 yaşında, 1.50 boyunda, sevimli, çıtı pıtı bir kızdı. O fiziğine rağmen iri göğüsleri ve güzel kalçaları olan fırlama bir şeydi. Mualla teyze, çok zengin ama saf bir akraba bulmuş ve Asiye'yi onunla evlendirmeye karar vermişti. Karım her nekadar, "Kızın yaşı daha küçük!" demiştiysede, Mualla teyze, "Sen bilmezsin senin için nekadar korktum, bu kız evde kalacak diye! Kız dediğin 18'inde evlenir!" deyip kararanı vermiş. 

Asiye ilk geldiğinden beri etrafımda dönüp duruyor ve gözleriyle adeta beni yiyip bitiriyordu. Karım farketmesin diye epey bir mücadele veriyordum. Ama karımın çok rahat olduğunu görünce, ben de olayları akışına bıraktım. Asiye her fırsatta benimle konuşmak istiyor, ben de sohbet olsun diye nişanlısını sorunca, "Haa, benim öküz mü?" deyip duruyordu. Asiye, "Ya enişte, adamın dünyadan haberi yok, geçenlerde beni öpmesini söylediğimde, yanağımdan öptü! Tam bir öküz! Ne yapayım, parasını yiyip hayatımı yaşayacağım!" deyip kahkahayı patlatmıştı. 

Ertesi gün karım, Asiye'yle buluşup kuaföre gideceğini, biraz temizlik işleri olduğunu, benim rahatıma bakmamı söyleyip çıktı. Ben de çıkıp biraz dolaşmış ve akşama doğru eve dönmüştüm. Bir duş almak için banyoya girdiğimde, Filiz'in verdiği parfümlü duş jelini kullanmış, öyle çıkmıştım. Üzerimde dar bir atlet ve geniş bir eşofman altı vardı. Kapı açıldığında bunların geldiğini anladım. Karım salona geçip Asiye'ye, "Şu kıyafetini bir deneyelim!" dedi. Kız kıyafetini giymek için odalardan birine girdi ve "Berna abla, fermuarımı çekemiyorum, yardım edermisin?" diye seslendi. Karım da bana, "Aşkım, Asiye'nin fermuarını çek, ben meşgulum!" deyince, içeri girdim. 

Asiye kıyafeti üzerine geçirmiş, arkası dönük bekliyordu. "Tamam Asiye ben çekiyorum!" deyip elimi attığımda, bir anda dönerek, "Enişte sana bayılıyorum, nolur beni öp, memelerimi ye!" deyip elbiseyi bıraktığında, karşımda çırılçıplak kalmış, memeleri ve yeni ağda yaptırdığı amcığı gözümün önüne segilenmişti. "Ne yapıyorsun kız, karım görecek, çabuk giyin!" dedim. Ama Asiye, "Berna ablamın haberi var, ilk sana vereceğim, kızlığımı sen bozacaksın!" dediğinde, ben şaşkınlıktan dona kalmıştım. 

Karımın son sürprizi bu diye düşündüm. Ama, "Kız sen yarın gerdeğe gireceksin, nasıl olur bu?" dedim. Asiye, "Enişte benim öküze ne versem onu alır, merak etme ben hallederim!" deyip boynuma sarılmış ve beni öne eğerek dudaklarıma yapışmıştı. Elini sikime atmış okşuyor ve biraz evvel kullandığım duş jelinin tenime sinmiş kokusunu alarak geniş göğüslerimi, meme uçlarımı somurarak, önünü yarağımı yapıştırmak için ayak uçlarında yükselip sürtünüyordu. Asiye'yi kucağıma alıp yatağa uzattım ve ben de boynundan başlayıp memelerine inerek, bu taze vücudu yalayıp yutuyordum. Altımda sanki kırılacak bir eşya gibiydi. Yavaş hareketlerle amına doğru indiğimde, tertemiz ve mis kokulu bir amcık ve yine harika bir göt deliği karşıma çıkmıştı. 

Asiye'nin amını ve göt deliğini yalamaya başlamıştım. Fırlama kız çok azgın olduğu için amı hemen sulanmış, altımda yılan gibi kıvranıp duruyordu. Ufak tefek, ama fındık kurdu gibi bir şeydi. Eşofmanımı indirip yarağımı ağzına doğru uzattığımda, gözleri faltaşı gibi açıldı ve "Enişte, benim öküzün siki bunun dörtte biri kadar bile değil! Geçenlerde arabada tenha bir yerde fermuarını açıp yalamak istedim, ama benim öküz korkup hemen fermuarını çekti! Şimdi ben senin bu yarağına am göt vermem mi!" deyip, yarağımı emmeye başladı. 

Değişik duygular içindeydim, ama ben de bu kızı arzuluyordum. Asiye yarağımı emmeyi bırakıp kapıya doğru bakınca, ben de kafamı o yöne çevirdim. Karım kapı aralığından, bana gülümseyerek, "Rahat ol aşkım, tadını çıkar!" deyip gitti. Karımdan da onay gelince, Asiye'nin bana göre minik bedenini altıma aldım ve yarrağımı amcığına bir iki sürtüp, yavaşça başını soktum. Sikim kızlık zarını yırtarak daracık amcıkta ilerlemeye başlamıştı. Asiye biraz zorlanmış, ama hepsini içine alarak, bacaklarını belime dolamış, amını siktiriyordu. Birkaç git gelden sonra bir sıcaklık hissettim. Baktığımda, sikimde kan vardı. Sikimi amından çıkardım ve Asiye'nin kanamasının durmasını beklerken, ikimiz de temizlendik. 

Asiye elinde bir tomar peçeteyle odaya döner dönmez, tekrar yatıp bacaklarını açtı, "Hadi enişte, beni de Berna ablamı siktiğin gibi sik!" dedi. Nedense acaip azmıştım buna. Tekrar sokup, çok sert bir şekilde sikiyordum ve adeta Asiye'nin (Enişte çok sert sikiyorsun!) demesini bekliyordum. Ama Asiye, banamısın demediği gibi, ben hızlandıkça daha çok istiyor ve altımda bir yılan gibi kıvranıp duruyordu. Bir ara altımdan sıyrılmış, beni sırtüstü uzatıp, eliyle yarağımı amcığının deliğine koyarak, bütün ağırlığını verip yarağıma oturmuş, üzerimde resmen hoplayıp duruyordu. 

Bir müddet böyle sikiştikten sonra, hızla üzerimde ters dönüp, tekrar yarağımı amcığına sokmuş ve öne doğru eğilerek parmaklarıyla göt deliğini okşamaya başlamıştı. Şaşkındım. Karımın evinin suyunu içen bütün kadınlar demek ki böyle azgın oluyorlar diye düşünüp, Asiye'nin altından kalkarak, önümde domalttım. Sikimde halen biraz kan vardı, peçeteyle silip, sikimin kafasını Asiye'nin amına tekrar sokarak dibine kadar geçirdim. Altımda küçük bir kedi gibi kalmıştı, ama banamısın demiyordu. Onun bu hali beni daha fazla azdırıyor, gittikçe sertleşerek, canını yakmak istiyordum. Sikim her girdiğinde kasıklarım poposuna vuruyor ve eminim çıkan 'Şlap, şlup, şlop!' sesleri karıma kadar gidiyordu. 

Asiye'yi amından sikerek bezdiremeyeceğimi anlayınca, koltuğa geçip, kucağıma aldım, amını sikerken göt deliğini parmaklamaya başlamıştım. Kendi kendime gülüp, (Ulan Ferit, senin gibi efsane bir sikici şu fındık kurdu gibi kızla baş edemiyor!) dedim. Hakikaten Asiye doymak bilmiyordu, ben siktikçe sanki daha açılıyordu. Kucağımda kaç kez boşaldığını anlamamıştım. Neydi bu kız böyle derken, sikimi amından çıkarıp, önümde domalttım. İkimiz de ter su içinde kalmıştık. Terli göt yanaklarını iyice ayırıp, kara üzümünü yaladığımda, Asiye adeta kudurmuştu. "Erkeğim, eniştem, hadi sik, bekletme beni!" deyip, beni dahada azdırmıştı. 

Bu kızın canını yakmak istiyordum. Sadece sikimin başını tükürükle hafif ıslatıp, göt deliğine dayadığımda, bırak öne kaçmayı, neredeyse kendini geri itip öyle sokacaktı. Elimle sikimin kafasını göt deliğinin üstüne koyup, yatağın kenarından da güç alarak, hepsini birden soktum. Sikim adeta Asiye'nin götünde kaybolmuştu. Hayretler içindeydim, bu ne azgın bir kızdı. Hız kesmeden 10 dakika kadar götünü siktim. Götü yarağımı bir vantuz gibi kavramış, çılgın gibi siktiriyordu götünü. 

Daha fazla dayanamayacağımı anlayınca canım sıkılmıştı, daha uzun sikerim diye düşünmüştüm. "Geliyorum!" deyip, döllerimi götünün içine fışkırtmaya başladım. Aynı zamanda da Asiye'nin amını okşuyordum. Böylelikle o da bir kez daha boşalmıştı. Yarağımı götünden çıkardığımda, Asiye dönüp kucağıma oturarak, "Enişte, beni kadının yaptın ya, artık senin kulun kölenim, ne zaman istersen bu am göt senin emrindedir!" deyince, biraz moralim düzelmiş, kendime güvenim gelmişti. Asiye sanki bu yarağı hiç yememiş gibi, güle oynaya kalkıp giyinmiş, hem bana hem karıma teşekkür edip, kına için hazırlıklarına devam etmişti. 

Karımla yalnız kaldığımız bir anda, "Aşkım, sana bir bakire amcık borcum vardı, onu da ödedim!" dedi. Ne diyeceğimi bilemeden karıma sarılıp teşekkür ettim. Kına düğün derken, orda iki gün daha geçirip, yaşadığımız şehre doğru yola çıktık. Yol boyunca, bu harika kadınla daha neler yaşayacağımı düşünüp durdum. Uzun bir yolculuktan sonra evimize vardık. 

[Ferit] 

1 yorum:

  1. Azgın ve doyumsuz sikiciyim am göt yalarım emerım boşaltana kadar farkı benimle yaşayın.yaş sınırım yoktur azgın ateşli evli dul mutsuz tüm bayanların hizmetındeyım evli çiftlere 3.olurum gizlilik şart (am yalama hastasıyım) ddogulu2121@hotmail.com 0-535-978-20-21 Diyarbakır ve çevresınden olanları beklerım 0535 978 20 21 Araba var

    YanıtlaSil